Sayfalar

25 Kasım 2012 Pazar

:( RESİM YAYINLAYAMIYORUM...

Bloğumun resim hafızasını doldurmuşum. Bu nedenle resim yayınlayamıyorum.. :( En kısa zamanda bu sorunu çözmeliyim..

20 Kasım 2012 Salı

FIRINDA TÜRLÜ

Malzemeler:
  • 2 tane patlıcan
  • 2 tane patates
  • 2 tane biber
  • 2 tane domates
  • 1 orta boy kuru soğan
  • 1 tane tavuk göğüs eti
  • 5-6 diş sarımsak
  • Sıvı yağ, tuz, pul biber, karabiber
Yapılışı:
  • Patlıcanları alacalı soyup küp küp doğruyoruz. Patates ve domateslerin kabuklarını soyup küp küp doğruyoruz.Biberleri çok ince olmayacak şekilde doğruyoruz. Soğanların kabuklarını soyup uzunlamasına doğruyoruz. Sarımsakların kabuklarını soyup 2-3 parçaya ayırıyoruz. Mesela kabakda konulabilir bu yemeğe. Ama ben evdeki malzemeleri kullandım.
  • Tavuk etini yıkayıp küp küp doğruyoruz. Tavuk eti yerine kuşbaşı kırmızı et de olabilir.
  • Doğradığımız tüm malzemeleri fırın tepsisine koyuyoruz. Üzerine dilediğiniz kadar sıvı yağı (benimki biraz fazla olmuş), tuzunu, karabiberini ve pulbiberini ekleyip mümkünse elimizle karıştırıp fırına veriyoruz. 180 derecede pişiriyoruz. Afiyet olsun... 

DİSİPLİN NEDİR, NE DEĞİLDİR

Nasıl disiplinize edilir?
 
Sözlük, disiplini “Bir topluluğun, yasalarına ve düzenle ilgili yazılı veya yazısız kurallarına titizlik ve özenle uyması durumu” olarak tanımlar.
Peki, gerçekte nedir disiplin? ‘Çocuğu disipline etmek’ deyince ne anlamalıyız? Disiplin, çocuğa sadece bizim belirlediğimiz sınırlar içinde davranma izni vermek midir, yoksa onun araştırma çabasını örselemeden sadece aşırıya kaçan davranışlarını engellemek mi?
Ebeveynlerin en çok şikayet ettikleri konulardan biridir disiplin; "Çocuğuma disiplin veremiyorum, çok disiplinsiz, davranışlarına sınır koyamıyorum…”
Peki, çocuklarımıza sınır koyarken doğru cümleleri doğru yerde kullanabiliyor muyuz? İsteklerimizi onların anlayabileceği netlikte aktarabiliyor muyuz?
Çocukların dürtüleri, onları özgürce çevreyi araştırmaya yönlendirir. Ama aynı zamanda davranışlarının zaman zaman raydan çıkmasına da yol açar.
Bu durumda aileler, çocuğun gelişmesi için mutlak gerekli olan bu dürtüyü, araştırma sevincini, keyfini örselemeden, yok etmeden aşırı davranışları kontrol edebilmelidir.
Ailelerin, çocuğa sınır koyma konusunda dikkat etmesi gereken dört ana kuraldan bahsedilebilir;
1- Öncelikle, konulacak sınır, kısa ve net olarak söylenmelidir. Yani eğer çocuğun oyuncaklarını yere atması istenmiyorsa, direkt olarak, "Oyuncaklarını yere atma” şeklinde net ve kısa cümleler kurularak bu anlatılmalıdır.
Bu durumda çocuktan, "Yaramazlık yapma” gibi sınırları net olmayan istekte bulunmak, istenen sonucu oluşturmaz.
2- Ayrıca, çocuk sınır ihlali yaptığında, bunun olumsuz sonucu hem hemen uygulanabilir, hem de çocuğun tercih etmeyeceği bir sonuç olmalıdır.
"Sütünü masaya dökmeye devam edersen, hemen yatağa gidersin” şeklindeki gibi bir yaptırım etkili olacaktır. "Sütünü masaya dökersen sütünü alırım” demek, eğer çocuk sütü içmek istemiyor ise zaten etkisizdir.
3- Üçüncü kural, sınır ihlalinin olumsuz sonucunun net ve kısa olmasıdır.
4- Son olarak da bu sınır ihlali meydana geldiğinde olumsuz sonucun mutlaka ve anında yerine getirilmesi gereklidir.
Bu dört ana kural uygulandığında, çocuğun sınırlara uyma konusundaki tavrı, büyük ihtimalle olumlu yönde değişecektir.
Burada şunu da unutmamak gerekir; çocuk davranışları, içinde bulunduğu yaşın özellikleri dikkate alınarak sınırlandırılabilir.

Ayrıca, bazı bireysel sorunlu hallerde sınır konamıyorsa ısrarcı olunmamalı, durum sorgulanmalı ve medikal yardım alınmalıdır.
Bu konudaki kıstas ise; bir davranış eğer üç kere tekrarlandığı halde bir yöntemle sınırlanamıyorsa, yöntem, yöntemi uygulayan ve yöntemin uygulandığı bireyin tutumu sorgulanmalıdır.
Öncelikle unutulmamalıdır ki dayağın disiplinde kesinlikle yeri yoktur. Bu, asla bir seçenek değildir.
Özellikle 1-2 yaş çocuğunun elindeki bir şeyi almak, sadece bu nesne ile kendisine ya da bir diğerine zarar veriyorsa önerilir.
Çocuğa bağırmak ise onda karşılıklı olarak bağırma davranışını tetikleyecektir.

Prof. Dr. Sabiha Paktuna Keskin
www.anneboyutu.com sitesinden alındı

19 Kasım 2012 Pazartesi

FIRINDA KIYMALI PİLAV

Malzemeler:
  • 100 gr yağsız kıyma
  • 1 tane orta boy kuru soğan
  • 1 su bardağı pirinç
  • 2 tane orta boy patates
  • tuz, karabiber, yarım çay bardağı sıvı yağ
Yapılışı:
  • 1 su bardağı pirinci yıkayıp süzdürüyoruz.
  • Patatesleri halka halka doğrayıp hafif kızartıyoruz. Aslında kızartmadan da koyabilirsiniz.
  • Soğanı ince ince doğrayıp çukur bir kaba alıyoruz.
  • Kıymayı ve pirinci soğanla karıştırıyoruz. İçine sıvı yağı, tuzu ve karabiberi ekleyip tekrar karıştırıyoruz.
  • Kızarttığımız patatesleri borcam kabının altına döşüyoruz. Üzerine kıymalı pirinçli karışımı döküyoruz. Pirincin üzerine de halka patatesleri bir sıra diziyoruz.
  • Karışımın üzerini bir parmak geçecek kadar su koyuyoruz.
  • 160 dereceye ayarlanmış fırında pişiriyoruz. Afiyet olsun...

17 Kasım 2012 Cumartesi

NE KADAR DEĞERLİSİNİZ..?

Önemli olan senin ne kadar iyi olduğun değil, karşınızdakinin iyiliğinizi görebilmesidir... Değerinizi bilen kişilerin olduğu ilişkilerinizin olması dileğimle iyi hafta sonları....